6 Eylül 2013 Cuma

İnsanlar neden böyle değişiyor, bir gün yüzüne gülen 2. gün arkandan konusur olmus. Simdi bu yazımda size yasadıgım bir seyi anlatmak istiyorum. Cok yakın bi arkadasım vardı, aynı sırada oturuyoduk. Sevgilisinden ayrıldı diye dershanemi ekip yanına giderdim. Sonradan insan yapılan iyilikleri harcanılan emekleri hepsini unutuyo, insanları kıyafetlere benzetiyorum ben, önce giyersin cok seversin, sonra eskir baskasına verilir, unutulur o kıyafet. Ama onuda önceden çok severek giymemiş miydik ? Hergün almak için neler yapmıstık ailemize ? ama ne oldu onunda süresi doldu oda bizi artık mutlu etmiyor. Cünkü insanoğlu doymuyor hep iyisini istemeye. Sonra ne olacak o kıyafete yerleri silmek için bez. Hepimizin sonu bu hepimizin sonu ölüm. Peki sen kardesim, senin de mi bitti benden alacakların ? Anca bu kadar mı mutlu edebildim seni ? Neden peki, bu kadar lafı ne zaman hak ettim ben ? kimseye dostum demem bundan sonra, aldım ben ağzımın payını. Tek dostum var benim oda beni 6 yasımdan beri bırakmadı çok şükür. Tabiki de o kişi suan aynı blogda yazdıgımız hilal, gercekten kıymetini bileceksin böyle dostların, yüzüne gülen arkandan konusan kahpelere siktiri cekme vakti geldi                                                              


                                                                                                                                                 Beyza Küp






Niye hep aynı şehir ?

Ne var bizi bu şehire bağlayan ev,araba,okul,arkadaş,dost ? Aslında hiçbiri.. İtiraf edin cebinizde milyarlar olsa durmassınız bulunduğunuz şehirde..Çünkü alışmışsınızdır artık oraya sıkılmışsınızdır hergün aynı sokağı aynı çöp konteynırını görmekten bıkmışsınızdır.Farklı bir yerleri keşfetmek istersiniz yeni yerler yeni insanlar görmek..Ama olmaz işte..Bazılarınında geride bırakamayacağı şeyler vardır bazen sevgili bazen arkadaş bazende iş..Bana sorarsanız gitmek lazımdır şehirden başka aşklara başka dostlara yelken açmak lazım..

                                                                                               Hilal Özkan

HİÇBİRİNİZ BENDEN İYİ DEĞİLSİNİZ

Şişman kızlarda şort giyer,başörtülü kadınlarda eğlenir,kalın bacaklılar tayt giyebilir,göbekli bir kızda bikini giyebilir.Kimse kimseyi sen şişmansın yok sen zayıfsın diye ayıramaz.Sen çok mu mükkemmelsin de başkasını eleştiriyorsun.Sanane inceceik bacaklıysam,sanane çok şişmansam sanane gözlük kullanıyorsam seni mi geriyo benim dertlerim?Eleştirmeye gelince ohooo herkes buluyo eleştirilecek biyer sonuçta kendini eleştirmiyosun  senin kalbin kırılmıyo.. O kocaman egonu bi kenara bırak ve düşün " Acaba ben mükkemmel miyim ? "
                                  Hilal Özkan 

AMINA KOYİM OKUL

Ülkemizde o kadar saçma bir eğitim sistemi varki. Okullarımız zaten ayrı saçmalıkta. "Resim" isminde bir ders görüyoruz, öğretmen tahtada bir resim gösteriyor haydi çocuklar bunu çizin. Bunun resme yeteneği olanı var olmayanı var, öğretsene nasıl yapacağını. "Müzik" dersi görüyoruz. Al eline bir flüt İstiklal marşını çal, aman ne gerekli. "Matematik" dersi görüyoruz, sayılar hariç her bok var. Okulun amacını sorsan, geleceğe hazırlamak derler. Bu mu geleceğe hazırlamak ? Lan ben günlük hayatın neresinde kullanıcam Trigonometriyi, nerede kullanıcam Kosova savaşını ? Ne işime yarayacak bu öğrettiğiniz bilgiler. Eşit ağırlık öğrencisine yüklüyorsunuz Trigonometriyi,yüklüyorsunuz denklemleri ondan sonra bu öğrenciler neden okulu sevmiyor. Öğretmenler desen ayrı saçma insanlar. Bilmek başka, öğretmek bambaşka şeyler. Her insan bildiğini karşı tarafa anlatamaz. "Öğretmek" adında bir ders verilmeli öğretmenlere. Hiç kimse öğrencinin halinden anlamıyor. Sözde hepsi "Anlayışlı Öğretmen". Hangisi derste 5 dakika mola verelim, sohbet edelim sıkılmıştır çocuklar diyor ? Varsa yoksa saçma sapan problemler çözelim. Lan kimse dinlemiyor ki seni, daha neyin sorusunu çözüyorsun. Millet koymuş kafayı uyuyor, adam hala denklem çözücem diye uğraşıyor. Var sınıflarda 2-3 tane inek, onlara anlat dur. Hafta içi 30-35 saat ders görüyoruz, bide hafta sonuna ödevler veriyorlar. E bu çocuklar robot mu ? Dinlenmeyelim mi biz ? Derste sohbet etsen kızarlar, hafta sonu dinlenemezsin, tenefüsler zaten 5 dakka hemen geçiyor. Biz insan değil miyiz ? Sen al maaşını, rahat rahat otur evinde. Ders falan anlatama zaten, bizde öyle ders çalışalım. Ondan sonra bu çocuklar neden başarısız, neden isteksiz, neden yapamıyor. Kaç yıldır okuyorum, öğrendiğim şeylerin daha bir faydasını görmedim. İngilizce dersi görüyoruz, ama konuşamıyoruz. Çünkü öğrendiğimiz İngilizce, ingilizlerin Dil anlatım dersi. Varsa yoksa gramer. Hangi ingiliz "How old are you?" sorusuna "I am18 years old." diye cevap verir ? 18 der geçer. Sen ne diye bize uzun cümle kurdurtuyorsun. Yıllardır beynimiz gereksiz bilgilerle doldurdular, hala da devam ediyorlar. Böyle bir sistemden, benim düzgün bir meslek sahibi olmamı beklemeyin.

                                                                                                                         Hilal Özkan

YAZARLARIMIZ

HİLAL ÖZKAN 

maviiiiiiiiş! deyince akla gelecek olan yazarımızdır yesil beyzadır maviş hilaldir bu böyle bilinmeli!! Yazarımız çok iyi bir dosttur ve biz asla birbirimizle "AYYYĞĞĞ YEĞRİM SENİ" diye konusmamısızdır, hatta hilal beni oklavayla bile dövmüştü. Herneyse yazarımız kitap tutkunudur sözde değil gercekten kitap hayranıdır edebiyat dersinden çakamayacak bu sene bence ;) Cok duygusaldır, gercekten balık burcu değil ama özellikleri bire bir tutuyor. Kesinlikle yazılarını okumalısınız, okumayan cok pisman olur ;))

 

 

BEYZA KÜP

Deli dolu çılgın yazarımız:)) Bir dostta bulabileceğiniz tüm özelliklere sahip,sır saklayabilen ve ayrıca çok harika bir hayal gücü olan birisidir.Hayatta en çok sevdiği şey suffle ve pizzadır:) Şarkı dinlemek ve kitap okumak en büyük hobileridir burdan da yazılarının neden bu kadar güzel olduğunu anlayabilirsiniz:)Yazılarıyla kimi zaman sizi hüzünlendirecek kimi zaman ise sevinderecektir..Yazılarını okumadan geçmeyin derim :))

BEN GÜÇLÜ BİRİYİM

Bir zamanlar, çok farklı bir hayatım vardı. Aslında hep, farklı farklı hayatlarım oldu. Benim çok hayatım oldu. Benim çok hayatım öldü. Ben çok yaşadım. En başından beri, çok yaş aldım. Çok yaş ağladım. Çok yaşlandım ben
.

Ben çok güçlü biriyim. Biliyorum. Bunu daha fazla duymak istemiyorum. Duymak istemiyorum. Çünkü ben, zaten güçlüyüm, biliyorum. İstedikleri kadar yük bindirmeye devam edebilirler bana. Çünkü ben güçlüyüm. Üstesinden gelebilirim. Ve bunu yaparken başımdan geçenler hiç önemli değil.

İçimde kalmış hayallerim olabilir. Hem, kimin yok ki? Olabilir.
Hayaller. Hayal.
Hayal.
Hayal.
Hayal. Hayaller.
Bak, anlamsızlaştı bile üst üste söyleyince. Tıpkı, zaman geçtikçe anlamsızlaştıkları gibi. Kelimeler zaten çok anlamsız şeyler. Anlamsız şeyler çok hayal. Benim hayallerim. Başkalarının yıkım emri verdiği hayallerim. Enkaz hayaller.

Ben aslında, sigara içmeden de yaşayabilirim. Gündüzleri de çekilebilir biri olabilirim aslında. Karanlık bir maske, ve sabah olunca düşen bu maske, hayatın maskesi yani, hayatın kendisi, yani, zor işte. Anladın mı.
Yoruluyorum kelimelerle
Alkolü sevmem. Hatalar. Buna bir son vermek istiyorum. İlaçlar beni ne yapıyor, hiç bilmiyorum. İlaçlar. Midem bulanıyor. Yaşanmamışlıklarım var benim. Herşeyi bırakıp değil, herşeyi yanıma alıp gitmek istiyorum. Hiç içmiyorum aslında. İlaçlar. Alkolü sevmiyorum. Midem bulanıyor.Benim hayatım. restore edilmiş eski bir ev işte. yerli yerinde bir eser. temeli sağlam değil ama, bak, ne güzel görünüyor dışarıdan.


                                                                                                             Beyza Küp

5 Eylül 2013 Perşembe

GÜNAYDIN, KAHVEM, UYKUM, ALARMIM...

Bu sabah telefonumun alarmından tam 7 dakika önce uyandım. Alarmdan önce uyanmanın mutluluğu tarif edilemez.Aslında uykumu almamıstım ama mutluydum

Sabah uykusu kadar sevebileceği biri lazım insana.
Sen gibi, senin gibi, birazda sana benzeyen..

Ve en önemlisi bir gün "Nasılsın sabah uykum?" diye mesaj attıgımda "Oha bu hatun beni seviyor" diye düşünebilecek kadar zeki.

Farklı bakış açıları olmayanla geçmez zaten bu hayat. Uzatmayalım konuyu günaydın hepinize, bu kahve benim gibi alarmdan önce kalkanlara hediyem olsun.

                                                      Beyza Küp